//-->


magazinadress-com.tr.gg

Mankenlik Basvurulari


 

MANKEN ADAYLARI NASIL BAŞVURU YAPAR?

 

MANKEN
__________________________________________________

TANIM
Defilelerde ve diğer gösteri yerlerinde tanıtım amacı ile giysileri giyen ve sunan kişidir.


GÖREVLER

-Firmanın hazırladığı defilede giyeceği kıyafetlerin seçimini yapar,
-Koreografla birlikte, provaya ve seyirciye sunulacak defilenin ön uygulamasını yapar,
-Mevsime ve en son modaya göre hazırlanan elbiseleri defile salonlarında, alıcı firma yetkililerinin önünde, müzik eşliğinde, kendine özgü yürüyüş, duruş ve dönüşlerle sunar,
-Poster ve katalog çekimlerine katılır,
-Reklam ve tanıtım filmlerinde yer alır.
 

KULLANILAN ALET VE MALZEMELER
-Tanıtımı yapılacak kıyafetler ile şapka, eşarp, bilezik, kolye ve benzeri aksesuarlar.
 

MESLEĞİN GEREKTİRDİĞİ ÖZELLİKLER
 Manken olmak isteyenlerin;
-Düzgün bir fiziki yapıya sahip,
-Uzun boylu,
-Kendine güvenen,
-Sevimli
kimseler olmaları gerekir.
 

ÇALIŞMA ORTAMI VE KOŞULLARI

Mankenler genellikle defile salonları, oteller gibi kapalı ortamlarda, bazen de açık havada çalışırlar. Özellikle ilkbahar-yaz sezonuna ait katalog çekimleri dış mekanlarda çalışmayı gerektirmektedir. Ayrıca mankenlerin seyahat etmeleri de gerekebilir.

Çalışırken firma ve ajans yöneticileriyle, koreograflarla ve meslektaşlarıyla iletişimde bulunurlar.
 

ÇALIŞMA ALANLARI VE İŞ BULMA OLANAKLARI

Konfeksiyon alanında faaliyet gösteren, büyük üretici firmaların artması ile piyasadaki hizmet ve ürünlerdeki çeşitlilik ve rekabet ortamından kaynaklanan tanıtım ihtiyacı doğrultusunda, otomotivden, mobilyaya kadar her türlü ürün ve hizmetin tanıtımında da mankenlerden yararlanılmasının yaygınlaşması; mankenlerin iş bulma olanaklarını arttırmaktadır.

Meslekte bayanların oranı %70 kadardır.

Formun korunamaması, kilo alımı, yaşın ilerlemesinden kaynaklanan olumsuzluklar, hareketlerdeki yavaşlılık, yüz güzelliğinin ve sağlığının bozulması gibi sebepler, mankenlik mesleğinin yürütülmesini olanaksız kıldığından, fiili çalışma süresinin kısa olmasına neden olur. Ancak mesleğin yürütülmesinde, moda sektöründe tanınmalarından dolayı, mankenlerin, işsizlik halinde başka mesleklere geçme şansları yüksektir. Örneğin: manken ajansları kurabilir veya ajanslarda mesleğe yeni atılacak mankenlerin seçim ve eğitiminde yer alabilir, halkla ilişkiler alanında çalışabilirler.
 

MESLEK EĞİTİMİNİN VERİLDİĞİ YERLER

-Yaygın eğitim kurumlarından olan halk eğitim merkezleri ile özel eğitim kurum ve kuruluşları tarafından kısa süreli mankenlik ve zarafet kursları düzenlenmektedir,
-Ancak, manken olunabilmesi için, söz konusu eğitim kurumları tarafından sunulan eğitim yeterli değildir. Önemli olan, mankenlik ajansları tarafından düzenlenen yarışmalarda başarılı olup, ajans kataloglarında yer alabilmektir. Sözü edilen yarışmalar öncesi, manken adayları, tecrübeli mankenler tarafından eğitime tabi tutulurlar,
-10 kişilik grupların oluşturulması, eğitimci ve uygun eğitim yeri sağlanabilmesi halinde, halk eğitim merkezleri tarafından mankenliğe yönelik kısa süreli kurslar düzenlenmektedir.
 

MESLEK EĞİTİMİNE GİRİŞ KOŞULLARI
-Meslek eğitimine girmek için herhangi bir koşul aranmamaktadır. 

EĞİTİMİN SÜRESİ VE İÇERİĞİ
-Halk eğitim merkezleri ve özel eğitim kurum ve kuruluşları tarafından düzenlenen mankenlik ve zarafet kursları 4, 6 veya 8 ay süreli olabilmektedir. Mankenlik ajansları tarafından, düzenlenen yarışmalar öncesi sunulan eğitimin süresi ise, yarışmayı düzenleyen ajansa göre 15-30 gün arasında değişiklik göstermektedir.
-Kurslarda, mankenlik mesleği ve mesleğe özgü gösteri stili, yürüyüş, duruş ve dönüşlere ilişkin bilgi ve beceri kazandırılır. Manken adayları, mankenlik ajanslarının düzenlediği yarışmaya katılırlar. Yarışma öncesi, adaylar, tecrübeli mankenler tarafından eğitilerek, mesleğe özgü yürüyüş, duruş ve benzeri hareketlerde beceri kazanırlar. Yarışma sırasında manken adayları bir jüri önünde kendilerini tanıtır ve özelliklerini sunarlar. Yarışmayı kazanmaları halinde, mankenlik ajansları kataloglarında yer alırlar ve böylece mankenlik mesleğine ilk adım atılır. Asıl eğitim de bundan sonra başlar. Mankenler, defile öncesi koreograflarla provalara başlarlar. Bütün bu çalışmalar eğitim niteliğinde sayılabilir. Çünkü her çalışmada yeni sunuş teknikleri öğrenilir, yeni beceriler kazanılır ve eskileri pekiştirilir.

MESLEKTE İLERLEME

Manken ajansları, manken ve manken adaylarına kısa süreli eğitim programları sunarlar. Öte yandan, bu meslekte başarılı olabilmenin en önemli etkenlerinden birisi de, mankenlerin kendilerini yetiştirme çabalarıdır.

Mankenler; mayo, kürk, deri, iç çamaşırı, spor giyim vb. gibi belirli kıyafetlerin sunulması yönünde uzmanlaşabilirler; reklam filmi çevirme, fotomodellik gibi çalışmalara ağırlık verebilirler.

BURS, KREDİ VE ÜCRET DURUMU

EĞİTİM SÜRESİNCE

Eğitim süresince bir kazanç söz konusu olmamaktadır.
 

EĞİTİM SONRASI
Mankenler, defile başına olmak üzere, asgari ücretin 1/3'ü ila 3 katı arasında değişen miktarlarda bir kazanç elde edebilirler. Bağlı oldukları ajanslar tarafından belirlenen ücretlerde; mankenlerin kendilerini yetiştirmeleri, başarılarıyla tanınmaları, güzellik ve benzeri yarışmalarda derece almaları doğrultusunda, değişiklikler söz konusudur.

 

DAHA AYRINTILI BİLGİ İÇİN BAŞVURULABİLECEK YERLER

-İlgili Eğitim Kurumları,
-Türkiye İş Kurumu Genel Müdürlüğü Ankara Meslek Bilgi Merkezi,
-Bünyesinde Meslek Bilgi Merkezi bulunan Türkiye İş Kurumu İl ve Şube Müdürlükleri.



http://www.vipdukkan.com/



MANKENLİK BAŞVURU (Örnektir.)

MagazinADRESS olarak sitemizi ziyaret ettiğiniz için teşekkür ederiz. Forumda oyuncu, manken, model, hostes olarak başvuru yapanların kişisel gizliliğinin korunmasına ve muhafaza edilmesine büyük özen gösteriyoruz

                                                                                                                      Forumda yapılan başvuruları kendi kriterlerimize göre değerlendiriyoruz. Bu değerlendirme sonucunu etkileyen en önemli unsur bize yollayacağınız fotoğraflardır. Başvurularınız en kısa zamanda değerlendirilecek ve sizinle irtibata geçilecektir.

Lütfen aşağıdaki formu eksiksizce doldurunuz.

 
Adı Soyadı *
Cinsiyet *
Doğum Tarihi *
  
Eğitim Durumu *
 
Başvuru Alanı *
E-Mail *
Cep Telefonu *
Şehir *
Saç Rengi
Göz Rengi
Ten Rengi
Boy
Kilo
Göğüs-Bel-Basen



NOT;Manken Ajansları Katagorisinde belirtilen Ajanslarla İrtibata geçerek Kayıt Yaptırabilirsiniz.

------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------      

 



 

Kalite belgeli mankenler 

 Neşe Erberk, önce Türkiye ardından Avrupa Güzeli seçildi. Türkiye’nin bir numaralı mankeniyken patronluğu seçti, kendi ajansını kurdu. Erberk

 
 

Ajans, sektörünün ilk ISO 9001 belgesini alarak yurtdışına açılmaya hazırlanıyor.

Dört bin 500’e yakın manken ve kast oyuncusu var. Yakında müşterilerinin karşısına ajansıyla ilgili her türlü bilginin yer alacağı CD-Rom’la çıkacak.

Türkiye’de ilk kez kast, prodüksiyon ve mankenlik hizmetlerini aynı çatı altında toplayan eski güzellik kraliçesi ve manken Neşe Erberk, yeni bir ilke daha hazırlanıyor. Erberk, ajans anlayışına farklı bir bakış açısı getiriyor. Teknolojik gelişmelerin yakın takipçisi. Yönetim dünyasındaki yeni yöntemleri bünyesine uyarlıyor. Hedefi ise kendi sektöründe ISO 9001 Kalite Belgesini alan ilk kuruluş olmak.

Erberk yakında müşterilerinin karşısına ajansıyla ilgili her türlü bilginin yer alacağı CD-Rom’la çıkacak. Manken ve kast kadrosuyla ilgili tüm bilgilerin yer alacağı CD-Rom, Macintosh ve PC ortamında görülebilecek. Müşteri, çalışmak istediği manken ya da reklam oyuncusunu ‘sorgulama’ yöntemiyle seçebilecek. Bunun anlamı, örneğin 1.80 cm boyunda, sarı saçlı, mavi gözlü, 20 yaşında, paten de kayabilen biri arandığında anında gereken bilgiye ve kişiye ulaşabilmesi.

Erberk, CD-Rom sayesinde büyük bir zaman ve dolayısıyla para tasarrufu sağlanacağını söylüyor. Tasarruf hem müşteri, hem de ajans açısından geçerli. Şu anda uygulanan yöntem manken ya da oyuncu taleplerinde dosyaların tek tek araştırılması. CD-Rom iki ayda bir güncelleştirilerek son bilgiler dahil edilecek ve müşteriye sunulacak.

 

Akıllı güzeller

Erberk, Türkiye’nin ‘akıllı güzelleri’nden biri. O kendisine farklı bir yol çizdi. 1982’de Bayan Vizon seçildiğinde 17 yaşındaydı. Bir yıl sonra Türkiye Güzeli seçildi. ‘Güzellik Kraliçeliği kariyeri’ üçüncü yılda Avrupa Güzeli unvanıyla sürdü. Moda dünyasında bol kazançlı parlak bir kariyer fırsatı yakalamıştı. Avrupa’da ve Türkiye’de tanınıyordu. Modelliği değil patronluğu seçti. 11 yıl önce kendi şirketi Erberk Ajansı kurdu.

 

Podyumda kalite

Erberk, 1964 İstanbul doğumlu. Orta ve lise öğrenimini Robert Koleji’nde tamamlıyor. Okul yaşamında son durağı ise Boğaziçi Üniversitesi İşletme Bölümü. Okulla beraber uzun yıllar yürüttüğü bir hobisi var; mankenlik. Üniversite birinci sınıfta Türkiye, ikinci sınıfta Avrupa güzeli seçiliyor. Üçüncü sınıfta kendi işini kurmaya karar veriyor. Hedef sektörü yakından tanıdığı moda dünyası. Bu kararında okul yıllarında iki ayrı şirkette yaptığı müşteri temsilciliği ve halkla ilişkiler sorumluluğu tecrübelerinin payı büyük. ‘‘Bir başkasının yanında profesyonel olarak çalışma şekli benim hayat tarzıma göre değildi’’ diyor.

1987’de Erberk Kast ve Prodüksiyon Şirketi’ni kuruyor. Ancak yurtdışı incelemelerine hiçbir zaman ara vermiyor.

Erberk, her zaman farklı olmak istediğini söylüyor. İşindeki farklılığı ise reklamlara ve dizi filmlere oyuncu sağlayan kast ajansıyla mankenlik ajansını aynı çatı altında kurarak yaratmış. ‘‘Kast işinin yeni ve ihtiyaç duyulan bir iş olduğunu görmüştüm’’ diyor. Başka bir farklılığını ise yeni yüzler ve yeni isimler bulmak diye tanımlıyor. Ajansa transfer yoluyla katılım olmuyor. Erberk ya başvuruları değerlendiriyor ya da sosyal mekanlarda gördüğü insanlara iş teklif ediyor. Yalnızca bir sekreterle başladığı işinde bugün 11 kişilik idari kadro ve dört bin 500’e yakın manken ve kast oyuncusu var. Bunların yüzde 63’ü reklam oyuncuları. 29’u erkek toplam 74 manken var.

 

ABD bağlantısı

Erberk’in ABD bağlantısı ona ilginç bir ortaklığın da kapısını açmış. Hollywood Artists International-Star Casting and Booking ile anlaşma yapılmış. Ajansa aralarında Richard Gere, Catherine Deneuve, Pamela Anderson, Jim Carrey, Antonio Banderas, Sandra Bullock, Robert Redford gibi 250 ünlü isim bağlı. Her türlü tanıtım için bu isimler Türkiye’ye getirilebiliyor. Ancak ‘astronomik fiyatlar’ nedeniyle bugüne kadar getirilen ünlü olmamış.

 

 

Eğitim veriliyor

Erberk, kurumsallaşma çabası içinde olduklarını söylüyor. Bu konuda ilk adımları ISO 9001 Kalite Belgesi. Son beş aydır bu konuda danışmanlık aldıklarını ve çalışma yaptıklarını kaydediyor. Bu çerçevede ilk olarak manken, fotomodel, oyuncu ve hosteslerin çalışma prensipleriyle ilgili bir doküman hazırlanarak verilen eğitimler sonunda dağıtılmış. Altı sayfalık dokümanda çalışanların giyiminden konuşmasına, saç bakımından cilt bakımına, çalışma şekillerinden müşteri ilişkilerine kadar yapılması gereken her şey uyulması gereken kurallar belirlenmiş. Hatta bir mankenin çantasında olması gerekenler bile sekiz madde halinde sıralanmış. ‘‘1999 kataloğumuzda ISO 9001 belgemizi sunmak istiyoruz’’ diyor Erberk. ISO 9001 belgesinden sonra toplam kalite yönetimi çalışmalarına başlayacaklarını belirtiyor.

 

 

Yeni yüzler

 Erberk Ajans’ta eleman dönüşüm hızı (turnover) mankenler arasında yüzde 25 düzeyinde. Rakamın yüksekliği bir anlamda sektörün özelliğinden de kaynaklanıyor. Şehir ve iş değiştirmelerin çok sık olması, mankenliğin profesyonel bir amaç olarak düşünülmemesi, mankenlerin ajanstan ihraç edilmesi turnover’ı etkileyen nedenler arasında. Müşterilerden de yeni yüzler ve yetenekler konusunda talep geldiğini vurguluyor.

 

 

 

Mankenlerin çantasında neler olmalı ?

Portfolyosu Deodorant Makyaj malzemesi Extra ince çorap (ten siyah) Parfüm Defile ya da çekime gidiyorsa ekstra ayakkabı Saç fırçası, toka Aksesuvar .

 

 

Nasıl manken olunur?

 Mankenliğin fiziksel şartları; kadınlarda en az 1.70 metre boy, 36-38 beden, erkeklerde 1.85 metre boy ve 40-42 beden pantolon, 50-52 beden ceket ölçüsü. Fotomodeller için boy sınırlaması yok. Düzgün fizik ve fotojenik olmak diğer şartlar. Fiziksel olarak uygun olsa bile disiplinli, sorumluluk sahibi olmayan adaylar kısa sürede piyasadan siliniyor. Yetenek bir başka koşul. Giydiği bir şeyi hissedebilmek bakışları doğru yönlendirmek gerekiyor. Adayın hem diğer mankenlerle hem de müşterilerle iyi geçinmesi çok önemli. Bu şartlara uymayanlara ajansların büyük bölümü çalışmıyor. Bir mankenin ortalama kazancını belirlemek çok zor. İşe göre değişiyor. Mankenler tecrübelerine göre dört gruba ayrılıyorlar. Yeni başlayan 1, profesyoneller ise 4’üncü grupta. Ücretler de alt grupta. Ücretler de alt gruptan üst gruba giderek artıyor.

  Sinema oyuncusu olmak, bir bakıma manken olmaktan daha kolay... Kamera karşısında değişik karakterleri canlandıracak çeşitli oyunculara ihtiyaç duyuluyor. Bu nedenle sinema dünyasının yıldız avcıları, oyuncu adaylarını seçerken öyle kılı kırk yarmak zorunda kalmıyorlar. Ama manken avcılarının durumu çok farklı. Onlar belli vücut ölçülerine sahip, güzel ve de fotojenik gençleri saptamak zorundalar. Dünyanın tüm büyük kentlerinde mankenlik ajansları, manken olmaya heveslenen gençleri yetiştirip podyumlara kazandırıyor. Mankenlik ajanslarının da güzelden, çekiciden anlayan manken avcıları var.

 

Nerelerde avlanıyorlar?

Manken avcılarının avlanma yerleri, öncelikle giyim fuarları oluyor. Giyime meraklı genç kızlar ve delikanlılar bu fuarların gedikli konukları. Fuar ziyaretçilerinin çoğunluğunu, manken avcılarının dikkatini çekmeyi umud eden manken adayları oluşturuyor. Bu gençler, bir manken avcısı yanlarına gelip kartını verse diye saatlerce fuardan bir yere ayrılmıyorlar.

 Diyelim ki, bir genç kız, manken avcısının dikkatini çekti. Sonra? Sonra manken avcısı o gencin yanına gidip kartını veriyor ve fotoğraf çektirmek üzere büroya gitmesi isteniyor. Ne kadar güzel olursanız olun, fotoğrafınız çekilip incelenmeden size hiç bir vaatte bulunulmaz. Mankenler için güzellik kadar fotoğrafta güzel ve çekici görünebilmek de önemlidir. Fotojenik diye adlandırdığımız kişiler, fotoğraflarda gerçekte olduklarından daha güzel görünürler. Manken olabilmenin birinci şartı ise güzel fotoğraftır. Fotoğraf sınavında başarılı olanlar mankenlik ajansında eğitim görmeye başlarlar. Podyumda etkileyici bir görüntü sergilemek için çeşitli öğretmenlerden ders alırlar. Podyumların kraliçesi olmak için ise geceli gündüzlü çalışmak zorundadırlar. Fakat onların meslek yaşamı çok kısa sürer. Olgunluk çağına geldikleri zaman mankenlik çoktan anılarda kalmıştır. Bu mankenlik ajanslarının manken avcılarına sorarsanız mankenlik yapmaya uygun gençleri saptamak hiç de kolay değil. Günlerce süren aramalardan sonra ancak bir veya iki kişiye fotoğraf çektirme önerisinde bulunuluyor.

 Mankenlik çöküyor

Podyum dünyasında yaşanan çirkinliklerin kendisini üzdüğünü söyleyen manken Doğa Bekleriz, “içinde bulunduğumuz piyasa büyük bir çöküş içinde. Bu işi başka amaçlarda kullanmak isteyenler var” dedi. Hem işiyle hem de evliliğiyle mutlu bir hayat sürdürdüğünü ve bir çok kişinin hayatını kıskandığını belirten manken Doğa Bekleriz şunları söyledi: “Bir çok kişi benim yaşantımı kıskanıyor. Bu meslekte evlilik hayatını yürütebilmek gerçekten de çok zor. 4 yıllık evlilik hayatım boyunca eşim ve ailemin başını hep dik tuttum. Onların yüzünü kızartacak bir davranışım olmadı. Bu işten çok büyük paralar kazanmamış olabilirim ama, onurum ve mutluluğum benim en büyük kazancımdır” diye konuştu.

Mesleğimiz lekeleniyor
İçinde bulunduğu piyasanın büyük bir çöküş içinde olduğunu da söyleyen Bekleriz, “İşini hakkıyla yapan çok güzel manken arkadaşlarımız var. Onlara hiçbir sözüm yok. Bir de bu işi başka amaçlarda kullanmak için yapan kişiler var. Bunları aramızdan bir an önce ayıklamalıyız. Yoksa mesleğimizin adı lekeleniyor” dedi.

Mankenlik ayaklar altında

Yazdığı şiir kitaplarının gelirlerini hayır kurumlarına ve kimsesiz çocuklar vakıflarına bağışlayarak adından sık sık söz ettiren podyumların sempatik ve sevilen mankeni Vahe Kılıçarslan son günlerde manken dünyasında yaşanan kavgaları ve bu kavgaların altında yatan sebepleri cevapladı. “Ben günümüzün yeni yetişen mankenlerine akıl sır erdiremiyorum” diyen Vahe “Hergün Televizyonlarda magazin programlarını üzülerek ve mankenlik adına kaygı verici bir endişeyle izliyorum bu adamların veya hanımların tek sıkıntısı var o da iyi bir reklam yapmak ve bu reklamın karşılığında büyük paralar kazanmak. İnsan arkadaşını karalayarak arkadaşına hayvan isimleri takarak kazandığı parayı nasıl zevkle yer, ben buna anlam veremiyorum. Bunların amacı çamur at izi kalsın reklamım olsun. Erkek mankenlerde böyle problemler yaşanmıyor, bakın Kenan İmirzalıoğlu bunun en güzel önrneği tam bir Türk erkeği ve Andolu yiğidi, kutlarım kendisini” dedi.
 

Ömrümüz makyaj yapmakla geçiyor

Podyumların sevilen mankeni Çağla Şikel, hayatının büyük bir kısmını güzelleşmeye ayırdığını söyledi. Geçtiğimiz günlerde Hunca Kozmetik’in piyasaya sürdüğü “Carmine” isimli cilt bakım ürününü tanıtan Şikel, “Manken dünyasına girdim gireli vücudum cilt temizlemek, makyaj yapmakla geçiyor. Sabahın ilk ışıklarıyla başlayan güzellik koşuşturmacası podyumlarda sergilediğim gösteri ve defilelerle son buluyor. İnsanlar hayatı boyunca bazı şeylerin bedelini ödemek zorundalar. Biz de model olarak güzel kalmanın sırrını ve güzelliğimizi korumak zorundayız” dedi.

Ateşten gömlek
Türkiye’de kariyerli ve şöhret olmanın ateşten gömlek olduğunu dile getiren Çağla, “Eğer geçmişe doğru küçük bir yolculuk yaparsak, birçok şöhretin kendi yaptığı hatalardan dolayı kariyerini kaybettiğini görürüz. Onlarla aynı sonu paylaşmamak için çok çalışıyorum. Podyumlara her gün yeni ve iddialı isimler katılıyor. Elbette herkes kendisinden sorumlu, ama ben kendimle yarışmanın hesabını iyi yapıyorum. Bütün bunları yaparken de elbette güzel ve çekici olmak için hayatımın büyük bir bölümünü buna ayırıyor ve yok olmamak için vargücümle çalışıyorum” diye konuştu.

Aynalarla barışığım
İnsanın önce kendisiyle barışık olması lazım diyen Çağla,”Şükürler olsun ki ben bunu başardım. Ömrümün yarısı aynaların ve insanların karşısında geçiyor. Günümün tamamına yakın kısmını makyaj yaparak ve yapılan bu makyajın temizlenmesini beklemekle geçirmeme rağmen çok mutluyum. Kendi işlerimi kontrol etmek için kurduğum bir düzen var. Sabahın ilk ışıklarıyla kalkıp 4 saat boyunca vücudumun bakımını yapıyor, geri kalan kısmını da çalışarak geçiriyorum. İşlerden fırsat bulduğum her saniyemi dostlarımla ve uyuyarak geçiriyorum” şeklinde konuştu.

Evlilik için çok erken
Her genç kızın rüyasının evlenip çocuk sahibi olmak olduğunu anlatan sempatik manken,”Yakın dostlarım benim ne zaman evleneceğimi çok merak ediyorlar. Elbette ben de birgün evleneceğim. Ama bunun için henüz çok erken. Şimdilik ne damat adayı ne de böyle bir fikrim var. Merak edenlere bunu hep hatırlatıyorum. Allah herkesin gönlüne göre versin. Benim de dileğim budur” dedi.

Mankenlik ajansları mankenleri eğitiyor

Duygu Dikmenoğlu, Selin Toktay, Didem Taslan, Sinem Güven... Hepsi güzel, hepsi başarılı ve hepsi en eğitimli manken olma yolunda... Üç yıl önce ilk kez TSE belgesi alan Gaye Sökmen Ajans, şimdi de mankenlerinin eğitimine ağırlık veriyor. Deulcom International'la ortak bir çalışmaya giren ajansın kadrosundaki mankenler İngilizce, halkla ilişkiler ve bilgisayar eğitimi almaya başladılar.

 Yapılan anlaşma çerçevesinde gerçekleştirilen eğitim kampanyası iki yıl sürecek. İlk olarak ajansın İngilizce bilmeyen ya da İngilizce’sini ilerletmek isteyen mankenleri, Deulcom'un programına katılacak. İngilizce’yi ana dilleri gibi konuşmayı hedeflediklerini belirten Gaye Sökmen Ajans mankenleri, iş ve özel hayatlarında İngilizce konuşmanın büyük önemi olduğunu söylediler. Programı başarıyla bitiren mankenler, eğitimleri sonunda Deulcom sertifikalarını alarak mesleki kariyerlerinde artı puan kazanmış olacaklar.

 Eğitim seferberliği sadece İngilizce programıyla sınırlı kalmayacak. Mankenler bilgisayar eğitim programlarıyla, çağın gereği olan bilgi teknolojisi alanında alt yapıya sahip olacaklar. Alacakları halkla ilişkiler eğitimi sayesinde de ikinci bir mesleğe ilk adımlarını atacaklar.

 2000’lere girerken eğitime verdikleri önemi Deulcom’la işbirliği haline çevirdiklerini söyleyen Gaye Sökmen; ‘‘Bu program kapsamında öncelikle yabancı dil eğitimine önem verdik. Aslında herkesin artık bir yabancı bilmesi şart oldu. Mankenlerimizin yüzde 30-40’ı yabancı dil biliyor. Bilenler de ya ilerletmiş oluyor ya da bilgisayar eğitimine ağırlık veriyor. Böylelikle mankenlerimiz hem Türkiye’de hem de yurtdışında yabancı reklam yönetmenleriyle çalışırken zorluk çekmeyecekler. Mankenlik mesleğini bıraktıktan sonra da ya üniversitede aldıkları eğitimle ilgili bir branşa, ya da daha farklı bir alana yönelecekleri için bu eğitim onlara tüm meslek yaşamlarında faydalı olacak. Yalnız İstanbul değil, İzmir ve Ankara’daki mankenlerimiz de Deulcom’un o illerdeki şubelerine başvurmayı hedefliyor’’ dedi.

Mankenlik ek meslek haline gelmiş durumda

 
 

Son yıllarda neredeyse tüm dizilerde mankenler rol alıyor. Tabii bir de program sunuculuğu yapıyorlar. İlk başlarda ağır eleştirilere maruz kaldılar. Özellikle bu işin eğitimini almış tiyatro sanatçıları, mankenlerin diksiyonlarının ne kadar kötü olduğunu, oyunculuk için mimik ve jestlerinin yeterli olmadığını söyledi, durdu. Fakat bu eleştirilerin dikkate alınmadığı ortada. Çünkü mankenler ekranları tamamiyle parsellemiş durumda. Hatta, önceleri podyumların ünlü ismi olarak tanıdığımız Demet Şener gibi mankenliği tamamen bırakıp oyunculuğa yön vermeyi düşünenler de az değil.

 Kimi manken: ‘‘Eğitimini almamış olabilirim. Ama yeteneğimin olduğuna inanıyorum. Bana bir fırsat tanınmalı’’ derken, ajansların ortak görüşü şu: ‘‘Kızların yüzde doksanı mankenliği bir basamak olarak görüyor. Hepsinin gönlünde oyunculuk ya da sunuculuk yatıyor. En azından bir kere denemek istiyorlar.’’

 Biz de merak ettik, araştırdık. Bu meslek grubunun içinde herhangi bir dizi filmde ya da sinema filminde oynamamış veya hiçbir programda sunuculuk yapmamış olan manken var mı? Tabii mesleğe yeni başlayanları ya da televizyon için henüz tercih edilmeyenleri bu kategorinin dışında tuttuk. Bunca mankenin içinde ünlü olmasına rağmen sadece podyumda yürümekten zevk aldığını söyleyen iki kişi çıktı. Sinem Güven ve Ebru Ürün... Bu arada film yapımcısı Osman Yağmurdereli ve mankenlik ajansı sahibi Gaye Sökmen'den de görüş aldık. Onlar mankenlerin oyuncu olmasını bir arz-talep meselesi olarak değerlendirirken, ünlü manken Sinem Güven: ‘‘Her mankenin bir dizisi var. Bu kanun gibi bir şey oldu’’ diyor.

 Sinem Güven ve Ebru Ürün bugüne dek televizyonda sunuculuk ya da oyunculuk yapmamış iki isim. Onlar mankenliği başlı başına bir meslek olarak gördüklerini söylüyor. Ülkemizde son yılların en başarılı mankeni sayılan Demet Şener, oyunculuğa bir ısındı, pir ısındı. ‘‘Kahpe Bizans’’la başlayan oyunculuk serüveni onu mankenlikten uzaklaştırdı. Şener, röportajlarında: ‘‘Artık mankenlik yapmayacağım. Çünkü oyunculuk bana büyük keyif veriyor’’ diyor.

 Rol yapamam

 Altı yılını mankenliğe verdiğini ve bu mesleğe saygı duyduğunu söyleyen Sinem Güven, yapımcı ve ajans sahiplerinin tam tersine bir görüş savundu: ‘‘Benim farklılığım hiçbir dizi de oynamayıp sadece işimi yapıyor olmam. İnsanlar bana bu yüzden saygı duyuyorlar.’

 Birçok insan bana: ‘‘Sen neden dizi filmde oynamıyorsun?’’ diye soruyor. Sanki mankenlerin dizi filmlerde oynaması bir kanunmuş gibi! Haklılar. Çünkü bütün mankenlerin bir dizisi var. Mankenlik bence başlı başına bir meslek. Dolayısıyla kendimi bazı mankenlerden farklı bir yerde görüyorum. Çevremdeki insanlar bana saygı gösteriyorlar. Oyunculuk için eğitim alınması gerektiğine inanıyorum. Bugüne dek kendim için: ‘‘Ben net, göründüğü gibi bir insanım. Sevincim de, hüznüm de bakışıma yansır. Rol yapamam’’ diye düşündüm. Ama bir bankanın reklam filmin de oynadım. Elbetteki bu, sinema ya da dizi oyunculuğundan çok farklı. Bu arada meslektaşım Arzum Onan'ı çok farklı bir yere koyuyorum. Çünkü onun Mehmet Aslantuğ gibi bir öğretmeni var. İlk zamanlarına bakın, şimdiki Arzum'a bakın. Aradaki fark, gözle görülür biçimde... Altı seneden beri mankenlik yapıyorum ve bir filmle altı senelik emeğimi harcayıp Sinem Güven'i mahvedemem!

 

Mankenlere ihtiyacımız var

Osman Yağmurdereli Yapım Şirketi Sahibi

 En çok iş yapan firmalardan biriyiz. Ülkemizde başarılı oyuncu sayısının çok olduğu söylenemez. Çünkü ne yazık ki kolay kolay yetişmiyor. Dolayısıyla yetenekli olan mankenlerden oyuncu olarak yararlanmak mecburiyetinde kalıyoruz. Açıkçası bir çoğundan memnun olduğumu söyleyebilirim. Yeteneksiz olanlar eleniyor zaten. Güzel fizikli insanları, yetenekleri doğrultusunda oyunculuğa kazandırıyoruz diyebilirim.

 Arz talep meselesi

Gaye Sökmen Manken Ajansı Sahibi

 Mankenlerimizin çalışma alanları çok geniş. Defileler, reklam filmleri ve katalog çekimleri dışında sunuculuk ve oyunculuk da yapıyorlar. Bu bir arz-talep meselesi. Kızların içinde bir ışık varsa, yetenekleri varsa oyuncu ya da sunucu olmalarında hiçbir zarar yok. Zaten başarısız olsalar neden seçilsinler ki? Mankenlik asla ek iş olamaz. Belki yurt dışında daha uzun süre yapılıyor. Yabancı mankenler otuzundan sonra oyunculuğa yönebiliyorlar. Ama bizde de çok kişi yetişmiyor. Yetişenler de ihtiyaçlarını karşılamak zorunda. Üstelik geleceklerini garantileyebilmeleri açısından mankenlerimizin oyunculuk ve sunuculuk yapmalarını destekliyorum. Herşey olması gerektiği gibi. Dengeli gidiyor. Ama dediğim gibi mankenlik hiçbir zaman ek iş olamaz.

Güzellik “ölçü” değil

Mankenler Kraliçesi’nden podyumların yeni adaylarına mesaj var:Lise son sınıf öğrencisi iken anne desteğiyle girilmiş bir yarışma ve Türkiye’nin en güzel kızı olma unvanı. Daha sonra Avrupa’nın en güzel kızı seçilme özelliği... Üç kız annesi olan Neşe Erberk şimdilerde yoğun tempoda çalışan, çiçeği burnunda bir anne, Erberk Ajans’ın patroniçesi ve gençlere örnek, ayakları yere basan bir insan. Onun hayatında, hep, kendine belirlediği idealleri olmuş ve bunlar uğruna çaba sarfetmiş. Bu çabaları özel hayatına zarar gelmeyecek, sevdiklerini tüketmeyecek ve geleceğe sağlam adımlarla ilerleyecek şekilde harcamış... Şimdi bu ideallerini kendi ajansına bağlı mankenler üzerinde de uygulamak istiyor. Onlara güzelliğin her şey demek olmadığını söylüyor ve özel hayatlarına da çok dikkat etmeleri gerektiğini söylüyor. Manken adaylarına hep bir adım önde olmayı öğretiyor. Onlara şöyle diyor: “Herkes ne kadar eşit şartlarda dünyaya gelse de bazıları bir adım öne çıkıyor. Bu mankenlik için de böyledir. Biz eşit imkan sunuyoruz bazıları hem fizik hem zekayla ön plana çıkıyorlar.” Neşe Erberk, bu dünyada rastlanabilecek ender kişilerden biri... Her yönüyle güçlü bir kadın imajını sergiliyor. Neşe Erberk ile kendi hayatını, mankenliğin içini-dışını konuştuk.

Mankenlik eğitim isteyen bir dal. Siz bu konuda eğitim aldınız mı?
N.E : Aslında ben biraz podyumda piştim diyebilirim. Ama tabii ki eğitim aldım. İşe ilk başladığım dönemlerde özel kurslar aldım. Daha sonra defilelere çıkarak tecrübe kazandım. Bizim işimizde kişinin kendisini yenilemesi çok önemli. Günümüzde mankenler bu açıdan şanslı...
Bir çok televizyon kanalı, basın yayın organları var. Bu görüntülerde dünyadaki defileler gösteriliyor.
İşte bu defilelerde mankenler kendilerine bir tarz, bir duruş oluşturabilirler ve tüm bunlar vasıtasıyla kişi kendini yenileyebilir. Dolayısıyla önce inceleme, öğrenme ve daha sonra uygulamayla bu iş oturur. Hiç bir şey kendiliğinden olmuyor. Şimdilerde ben çoğu mankenin böylesine özel bir tavır sergilediğini göremiyorum.
“Fizik her şey değil”
Bu biraz da o kişilerin güzelliklerine güvenmelerinden mi kaynaklanıyor acaba? Bu vurdumduymazlık güzel olan akıllı olmaz şeklinde yorumlar yapılmasına da sebep oluyor. Bu konuda siz ne düşünüyorsunuz?
N.E : Ben buna katılmıyorum fakat güzel olan fiziğiyle çok meşgul oluyor ve diğer özelliklerini arka plana itiyor. Yani niye kendini birçok açıdan ortaya koyup, ispatlamaya çalışsın? Sadece fiziğiyle gündeme gelir ve bu ona yeter diye düşünüyor.
Ancak günümüzde bu böyle değil. Hız çağında yaşıyoruz. Teknoloji ve hız rekabet ortamında sizi ön plana çıkaracak artılarınız oldu. Bu mankenler için de geçerli. O kadar çok manken var ki sizi diğerlerinden ayıran bir yönünüz olmalı. Sadece fizikle iş olmuyor artık... Güzeller de, mankenler de bunu anladı ve fizikle yeteneği birleştirdiler. Sonra mankenlik ve fotomodellik belli sürelerde yapılan işler. Daha sonrası için mankenler ve fotomodeller kalıcı bir iş sahibi olmak durumundalar. Bunun için mankenlik yaparken daha kalıcı işlere de bulaşmak durumundalar. Sonuç olarak artık mankenler ve fotomodeller beyinlerini de kullanarak, bu işleri yaparken kazandıkları çevrelerini iş hayatına kaydırmaya başladılar. Bunun için de fizikten çok beyin kullanmaları gerekliliği onları bu yöne itti.
Siz bu bağlamda mankenlerinizin önünü açıyor musunuz? Çünkü siz kendi hayatınızda çok istikrarlı bir yol izlediniz...

N.E : E tabii açmaya çalışıyoruz. En azından örnek olup, onları düşünmeye sevk ediyoruz. Ben her başvurana “Aman eğitiminize ara vermeyin. Bu işi sanki ek işinizmiş gibi algılayın ama profesyonel olun, eğitiminize ara vermeyin. Bundan sonrası için şimdiden yatırım yapın” diyorum. İnsan geleceği düşünerek adım atmalı diyorum ben. Çünkü siz ne kadar eşit şartlarda dünyaya gelseniz de bazıları bir adım öne çıkıyor. Bu mankenlik için de böyle. Biz eşit imkan sunuyoruz bazıları hem fizik hem zekayla ön plana çıkıyorlar.
Mankenlerinizin özel hayatlarına da karışıyorsunuz, buna tepki veren oluyor mu?
N.E : Mankenler hep göz önünde olduğu için hataları çok daha fazla ön planda. O yüzden ben mankenlerimin hatalarıyla anılmasını istemiyorum. Ajansımın bu olumsuzluklarla anılmasını istemiyorum. O yüzden kısmen karışıyoruz tabii. Onlar da kendileri için iyi olanı yaptığımızı bildikleri için tepki göstermiyorlar. Yoksa güzel giden özel hayatı neden karışalım? Önce ihtarlarla uyarılıyor sonra ihraca kadar ilerliyor bu cezalar. Size yansıyan ihraçlar duyulan bir kaçı sadece. Biz bu konuda çok hassas davranıyoruz çünkü gençlere örnek oluyorlar.
Yaptıkları yanlışlar da gençler tarafından örnek alındığı için bunun yanlış olduğu mutlaka vurgulanmalı diye düşünüyoruz.
Ben tahmin ediyorum ki bazı kızlar gece hayatında iki üç yerde gündeme gelerek, meşhur olacaklar. Böyle bir şey yok. Mühim olan basının gittiği yerlere gidip haber konusu olmak değil. Tabii ki herkesin özel hayatında arkadaşı, sevgilisi olacak ama bu kadar göz önünde yaşanması çok yanlış.
Son zamanlarda bu konuda mankenlerden de tepki geldi. Hafta sonu eklerinde çıplakları görmekten bıktık, diyorlar sanıyorum halk da aynı görüşte.
N.E : Tabi tabi ben de öyle düşünüyorum ve bu konuda bizim yaptırımlarımız bile var. Biz ilk defa İSO 9001 belgesi alan bir ajansız. Uluslar arası bir takım kurallara ve standartlara uymamız gerekiyor. Bu doğrultuda bazı gazetelerin hafta sonu eklerine manken vermeme kararı aldık hatta bu karardan sonra bazı basın kuruluşlarından tepki aldık, bir süre benim üzerime bile geldiler. Ben magazine tavır almadım, sadece iş dışında magazin pozları vermelerine hayır diyoruz. Her manken işi için poz vermeli yoksa kendi primini yükseltmek adına işine zarar verir ve kalitesi o derece de kalır. Bu verilen (iş dışı verilen) pozlar sadece mankenlik için yapılırsa o başka bir şeydir. (Bize kalırsa kendini pazarlamaktır.)
Siz söylediniz başka adı yoktur bunun. Sırf bu yüzden ben mankenlerime ceza-i müeyyide uyguluyorum. Çünkü bu tarzda mankenler kendilerine zarar verdikleri gibi bu mesleğin adına da zarar veriyorlar. Böyle davranışlarla “mankenler hafif düşüncesi” yaygın hale gelmeye başlıyor. Bu mesleğin geleceği açısından da kötü.
“Özen göstermeyen atılır”
Bunun yanı sıra mankenlerin fiziki yapılarıyla ilgili yaptırımlarınız
oluyor mu?
N.E : Var tabii. Bizde kilo değil ölçüler ve beden önemlidir. Belli ölçülerimiz var ve kataloglarımızda mankenler ölçüleriyle yer alır. Firmalara bu ölçülerle manken gönderilir.
O yüzden ölçüler sabit olmalı. Zaman içinde bedenlerde büyüme olursa uyarırız elemanlarımızı şayet yine tedbir alınmazsa iş kaybı başlar.

 
Podyum arkası görüntüler.  TIKLAYIN...

           

 


 





TürkçeEnglishFranceGermanyRusiaSpain

Loading



www.edarling.net

http://www.tr.n-mobile.net/idealkilo


TOPlist

Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol